İslam Kalkınma Bankası Grubu (İKB) Başkanı Bandar Hajjar, İKB Grubu'nun uluslararası iş birlikleri, bankanın yeni misyonu ve ülke ekonomisine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. İhracatçı ve Yatırımcı Zirvesi'ne katılmak için İzmir'de bulunan Hajjar, İKB ile Türkiye arasında güçlü bir bağ olduğuna dikkati çekti. Hajjar, Türk ekonomisinin sağlam temellere oturduğunu ve şoklara karşı direnç gösterdiğine işaret ederek, "Türkiye özellikle yoksulluğun azaltılmasında muazzam kazanımlar elde etti. Büyümenin faktörleri olan güçlü yatırımcı ve iş dünyası güveni ile Türkiye’nin bu yüksek büyüme ivmesini sürdürmesi bekleniyor." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin İKB Grubu finansmanından en fazla faydalanan dördüncü ülke olduğunu dile getiren Hajjar, "Bugüne kadar ülkeye 483 proje için 11,2 milyar dolar finansman sağladık. Bunun 6,7 milyar dolarlık kısmı ticaret finansmanı, 3,8 milyar dolarlık kısmı proje finansmanı, 737 milyon doları da özel sektöre finansmandan oluştu. Türkiye'de yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği artırma projelerine 700 milyon doların üzerinde yatırım yaptık." bilgisini verdi. Hajjar, İKB Grubu'nun, Türkiye’nin enerji, ulaştırma, sağlık, ticaret ve İslami finans sektörlerine ve özel sektörün gelişmesine yönelik olan iş birliğini ve desteğini artıracağını vurguladı. Enerji sektöründe, yenilenebilir enerji, depolama ve iletim ağları aracılığıyla arz güvenliğine odaklanacaklarını aktaran Hajjar, "Ulaştırma sektöründe, IKB'nin desteği, ağırlıklı olarak yüksek hızlı tren ve otoyollarda kalacak ve Türkiye'yi bir lojistik merkez olarak geliştirmeye yönelik olacak. Kamu ve özel sektör iş birliği modeliyle yapılan Türkiye'nin sağlık dönüşüm programını desteklemeye devam edeceğiz. Aynı zamanda ülkede bilimsel ve teknolojik araştırma ve geliştirmeye desteklemeyi hedefliyoruz." diye konuştu. "KÜRESEL ZORLUKLARA KARŞI ÇOK TARAFLI İŞ BİRLİĞİNE İHTİYAÇ VAR” Hajjar, küresel zorlukların üstesinden gelmek için çok taraflı iş birliğine ihtiyacın olduğunu belirterek, korumacı ve ayrımcı eğilimlerin, küresel ekonomiye ve bankaya üye ülkelerin ekonomilerine büyük bir tehlike oluşturduğunu vurguladı. Başkanlığı döneminde, ortaklıkları teşvik etmek, geliştirmek ve derinleştirmeye odaklanacağı bilgisini veren Hajjar, "İpek Yolu Girişimi, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika (BRICS) tarafından kurulan yeni kalkınma bankası ve AIIB gibi bölgesel ve küresel ortaklıkların daha geniş bir uluslararası işbirliği için yapı taşı olarak görülmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu tür girişimler, küresel ekonomi için önemli teşviklerin üretilmesine katkıda bulunabilir." ifadelerini kullandı. Hajjar, çığır açacak yeni iş birlikleri tesis etmenin temel önceliklerinden birisi olduğuna dikkati çekerek, AIIB ile bu yıl iş birliği için mutabakat metni imzalamayı planladıklarını aktardı. Üye ülkelerdeki büyük altyapı eksikliğini gidermeye odaklanacaklarını belirten Hajjar, şunları kaydetti: "İKB Grubu'na üye ülkelerde yalnızca enerji sektöründeki altyapıyı finanse etmek için yılda 150 milyar dolara ihtiyacımız var. Afrika Kalkınma Bankası ile benzer ortaklıklar yakın zamanda kurduk. Afrika'da elektriğe erişimi olmadan hayatını sürdüren yaklaşık 650 milyon insan var. Dünya Bankası ve Fransız Kalkınma Ajansı da dahil olmak üzere diğer uluslararası ortaklıkların bu sorunların çözümüne yardımcı olacağına inanıyoruz. Dünyayı tek başımıza değiştiremeceğimizi biliyoruz ve uluslararası ortaklığımız fark yaratmak için çok önemli." Hajjar, kaynakların değer zincirine entegre edilmeyen projelere aktarılmasının da önemli bir sorun olduğunu bildirdi. MANİSA ŞEHİR HASTANESİ İSLAMİ FİNANSTA BAŞARI ÖRNEĞİ Hajjar, İKB Grubu'nun öncülük ettiği Önlenebilir Körlükle Mücadele Projesi'ne de değinerek, bu kapsamda atılan adımları anlattı. Türkiye'nin Afrika'da 1 milyon katarakt ameliyatını üstleneceğine yönelik taahhüdünün kendilerini cesaretlendirdiğini ifade eden Hajjar, "Kampanyanın amacı, 100 bin katarakt ameliyatı ve çocuklara yönelik 1 milyon göz muayenesi yapmak için 25 milyon dolar toplamaktı. Proje şimdiden 1,5 milyon katarakt ameliyatı için 250 milyon dolarlık kaynak sağlamayı başardı. Yani, hedefin 10 katına eşit kaynak sağlandı." diye konuştu. Bilim ve teknolojinin kalkınmadaki önemine dikkati çeken Hajjar, üye ülkelerde en iyi kalkınma çözümlerini ortaya çıkarmak için yerel toplulukların bilim, teknoloji ve inovasyon kapasitelerini artırmak istediklerini ve bu çerçevede 500 milyon dolarlık Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Fonu kurduklarını kaydetti. İslami finans modelinin Müslüman ülkelerin gelişmesinde önemli bir rol oynadığına değinen Hajjar, "Banka olarak büyük kalkınma projelerini finanse etmek ve sosyo ekonomik gelişmeyi teşvik etmek için Sukuk'u başarılı bir şekilde kullanmaktayız . Kamu ve özel sektör iş birliği modeliyle yapılan Manisa Şehir Hastanesi İslami finansın bu tür işlemlerde uygulanabilirliğini kanıtlamış ve başarılı bir örnek olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.