Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa'ya resti çekerek Erdoğan, Avrupa Birliği'yle üyelik müzakerelerinin de referanduma götürülebileceğini söylemişti. Erdoğan'ın açıklamasına bugün Devlet Bahçeli'den destek geldi. Partisinin grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeme getirdiği düşünceleri bizim için önemlidir.  AB bizi istemiyorsa millete götürelim dedi. Millet sözün sahibidir, müracat halinde vereceği hüküm kesin hükümdür. AB süreci uzayacak, müzakereler kızağa alınacaksa, milletin onurunu savunmak her vatanseverin seçeneği olmalıdır. Türkiye gerekirse kendi yağında kavrulacak, kimseye el açmayacaktır." dedi. 

İşte o konuşmadan satır başları
"Terörle mücadele zor ve maliyetli bir süreçtir. Türkiye kanlı ve katil örgütün direkt hedefindedir. Sözde gelişmiş ülkeler terör örgütleriyle kapalı devre ilişki içindedir. Bombalı araçla gezen, mayın döşeyen, pusu kuran, kurşun sıkan caniler Avrupa'da baş tacı edilmektedir. 
AVRUPA SINIFTA KALDI
Milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılmasından sonra çağrılara kulak asmayan HDP'liler patır patır toplanınca AB büyükelçileri anında tepkilerini göstermiştir. HDP'ye sahip çıkmak, PKK'yı arkalamak için özgürlük değerlerini çarpıtmışlardır. HDP'li milletvekillerinin mahkemeye götürüldükleri gün Diyarbakır'daki saldırıda 11 kardeşimiz şehit olmuştu. Hiçbir medeni ülke bu hunhar eylemi görmedi. Şırnak'ta patlayan bombalarla ölen 2 yavruyu gören, önemseyen olmadı. AB yöneticileri, mazlumların acılarını bir kez paylaşmadı. Avrupa insanlıkta sınıfta kalmıştır. HDP'liler bir sıçramış, iki sıçramış kısmetlerinde ne varsa kaşıklarında çıkmıştır. Brüksel mahkemesinin PKK'yı silahlı mücadele yapan kepazeliği hiçbir gerçeği tersine çeviremeyecektir. Brüksel'deki saldırılardaki 38 kişinin ölümü, bu ülkede bir şeyi değiştirmemiştir: Katillerin eylem ve fikir ortakları Türkiye'ye her gün saldırmaktadır. Avrupa teklediğini ne zaman kabul ve idrak edecektir? 
AYAKKABILARINDA KANDİL TOZU BULUNANLAR...
HDP'lilerin tutuklandıktan sonra tehdit dolu mesajlar verenler önce kendilerine bakmalı. Ayakkabılarında Kandil tozu bulunanların HDP grubunda toplanmaları kendileri için normal olabilir ama Türk milletini bunu hoş görmez. Bizim için gerçek şudur ki, ihanetin başı ezilmelidir. Bunun ortası yoktur. Brüksel'de ve diğer Avrupa başkentlerinde bebek katilinin posterlerini sallandırıp, PKK paçavralarını sallayanların HDP grubuna katılması teröre selam çakmaktır. Siyasi eşkıyalar AB'nin kanatları altındadır. Dostluk ve müttefik demek terör örgütlerin yardım ve yataklık demek değildir. Terör bir insanlık suçudur. Türkiye onun bunun ayarıyla ilkelerinden vazgeçecek bir çakma devlet değildir. Onların bildikleri bizim unuttuklarımıza yetişemeyecektir. PKK'nın dümeninden tutup, HDP'nin çuvalına girenler tek gölge etmesinler, başka bir şey istemiyoruz. Avrupa'nın olma yolu Kandil'e çıkıyor, Türk düşmanlığında sabitleniyorsa, biz bize yeteriz.
AVRUPA'NIN AKLI ÇÖZÜM SÜRECİNDE KALDI
AB Komisyonu'nun hazırladığı ilerleme raporları yayınlandı. Özellikle, hukukun üstünlüğü ve temel haklara ilişkin düzenlemelerin Avrupa standardına uygun olmadığı değerlendirilmektedir. İlerleme raporu yine tarafgir şekilde kaleme alınmıştır. Avrupalıların aklı hala çözüm sürecinde kalmıştır. İlerleme raporunda yargı bağımsızlığındaki kötüleşmeye dikkat çekilmiş, gazetecilerin tutuklanması eleştirilmiştir. Şu işe bakın, Türkiye'nin Terörle Mücadele Kanunu'nun Avrupa'yla uyumlu olmadığı iddia edilmiştir. Ülkemizin beka mücadelesi verdiği böyle bir zamanda, AB'nin terörle mücadelemizi engelleme çabası sorunludur. 

AB İÇİN REFERANDUMA DESTEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeme getirdiği düşünceleri bizim için önemlidir.  AB bizi istemiyorsa millete götürelim dedi. Millet sözün sahibidir, müracaat halinde vereceği hüküm kesin hükümdür. AB süreci uzayacak, müzakereler kızağa alınacaksa, milletin onurunu savunmak her vatanseverin seçeneği olmalıdır. Türkiye gerekirse kendi yağında kavrulacak, kimseye el açmayacaktır.  
DONALD TRUMP AÇIKLAMASI
ABD'de yeni başkan sandıktan çıkmıştır. ABD'nin 45'inci başkanı tüm bahisçileri, uzman yorumcuları, yeni yetme kaşifleri ters köşeye yatırmıştır. ABD yönetimindeki değişimin gözardı edilecek bir ülke değildir. Başkanlık değişimini kendi vatandaşlarından bile önemseyen, üzülen, anlam ve sonuç yükleyenler kaygı vericidir. Seçimden bir gün önce yüzde 99 Hillary manşeti atan gazeteler tasnifini çoktan yapmıştır. Hüküm çabucak verilmiştir. İçimizdeki Clinton lobisinin çok istemesine rağmen Trump ipi göğüsledi. Clinton'ın seçilememesi, onunla tasarım hayali kuranları şoke etti. Bizim için ABD başkanının kim olduğu önemsizdir. Avarallerin kendi meselesidir. Bu şahsın nasıl bir siyaset izleyeceğiz, vasıf ve birikimleri olup olmadığıdır. Biz Trump'ın seçilmesiyle estirilen kötümserlik ve iyimserlik yaklaşımlarına mesafeli yaklaşıyoruz. Obama ve seleflerinden ağzımızın yandığından Trump'ı üflüyerek izliyoruz. Bizim  yeni başkandan arzumuz FETÖ ile mücadelede Türkiye'ye destek vermesi Pensilvanya'daki haini iade etmesidir.
YENİ ANAYASA AÇIKLAMASI
Binali Yıldırım ile yaptığımız görüşme verimli geçti. Biz milletimizin ağrıyan başına şifa olalım istiyoruz. 15 temmzu'dan sonra bambaşka bir Türkiye vardır. Anayasa değişikliği ile ilgili çalışmalar sonlandıktan sonra milletimizden görüş almaktan korkmayalım.Anayasa metni tarafımıza resmen iletildi. Kılı kırk yaran bir değerlendirme yapıyoruz. Partiler arasında kurulacak bir komiyonda süratle gerek değişiklikleri yapacağız. Sonrası TBMM ve milletimizin iradesine kalmıştır. CHP bu dönemde naz yapmamalıdır. Buyursunlar el ele gönül gönüle bu fiili açmazın giderelim. Gelin Türkiye'yi kamburlarından beraber kurtaralım"