Ramazan Sohbetlerine konuk olan Eğitimci – Yazar Sıtkı Aslanhan ‘Bu Çağda Çocuk Yetiştirmek’ konulu bir söyleşi gerçekleştirdi.

ALLAH Z KUŞAĞINI BU ÜLKEYE ÇOK ÖNEMLİ BİR NOKTADA HİZMET ETMEK İÇİN ÖZEL YETİŞTİRİYOR”

Zal Mahmut Paşa Külliyesi’nde Teravih namazı sonrası yaptığı söyleşide dinleyicilere “Çocuğa nasıl sahip çıkılır? Cennete layık çocuklar nasıl yetiştirilir” gibi konularda bilgiler aktaran Aslanhan şunları söyledi: “Bana soruyorlar ‘Ne olacak bu Z kuşağının hali?’ diye. Hep eleştiriyoruz. Anne babalar eleştiriyor, eğitimciler eleştiriyor. Ben şunu diyordum ‘Sıkıntıları, eleştirilecek tarafları var, bizden çok farklı düşünüyorlar, hayata çok farklı bakıyorlar ama şuna inanıyorum Allah bu Z kuşağını bu ülkeye çok önemli bir noktada hizmet etmek için özel yetiştiriyor.’ Türkiye zor bir duruma düşerse, o zor durumda elinden tutup bu ülkeyi ayağa kaldıracağı bir gençlik olarak yetişiyor. 15 Temmuz’da kısmen yapmışlardı. 15 Temmuz gecesi Z kuşağı dediğimiz binlerce gencimiz sokağa çıkmıştı. O sorunun daha büyük bir sorun olmasını engelleyen gençlerdi.

ÇOCUKLARIMIZA GÖNLÜMÜZÜ AÇALIM”

Eyüpsultan’dan deprem bölgesine yardım TIR’ları gitti. O yardım paketlerini TIR’lara, gecenin geç saatlerinden sabahlara kadar, Z kuşağı denilen gençler yükledi. Hani Z kuşağı umursamazdı. Demek öyle değilmiş. Yeter ki biz çocuklarımıza gönlümüzü açalım.

OĞLUNUZLA BERABER BİR AKŞAM DA OLSA MUTLAKA İTİKAFA GİRİN”

Ramazan’ın son günlerine girdik. Peygamber efendimiz Aleyhissalatu Vesselam’ın tüm ömrü boyunca her Ramazan’da yaptığı bir sünneti var ‘İtikaf’. Özellikle erkek çocuğu olan abilerimden rica ediyorum. Bulunduğunuz bölgede itikafa girilen size en yakın camiye iftar saatine doğru gidin, sahura doğru gidin. Ertesi gün iftarda çıkın. Oğlunuzla beraber bir akşam da olsa mutlaka itikafa girin. O havayı koklasın, o ortamı teneffüs etsin, o güzelliği, o maneviyatı bir alsın. Daha küçük çocukları olanlar evde bir köşeyi itikaf köşesi yapsın. Bazı dostlarımız salonun bir köşesine harika itikaf çadırları yapmışlardı. Çocuğun seccadesini, suyunu, hurmasını koymuşlar. Kur’an’ını orada okuyorlardı. O değerlerimizi bunun gibi çalışmalarla çocuklarımızın gönlüne nakşedelim. Çocuklarımız yılbaşı kutluyor, sevgililer günü kutluyor diye hep kızıyoruz. Sen bayramlarını, kandillerini, değerlerini çocuklarının önüne koymazsan böyle olur. Evin içerisinde yapacağımız güzelliklerle çocuklarımızın kalbine o güzelliklerimizi nakşetmemiz lazım.

ÇOCUKLARINIZA VERMENİZ GEREKENİ ZAMANINDA VERMEDİYSENİZ YARIN VERME İHTİMALİNİZ OLMAYACAK”

Anneler babalar, evleriniz olur, araçlarınız olur, para kazanırsınız ama çocuklarınızın en önemli döneminde kalbine, gönlüne doğru değerleri koymazsanız, onların maneviyatına önem vermezseniz, iyi insan olarak yetişmeleri için gayret göstermezseniz yarın sahip olduklarınızın bir kıymeti olmayacak. Zamanında çocuklarınıza vermeniz gerekenleri vermediyseniz yarın verme ihtimaliniz olmayacak. Baktık kızımız, oğlumuz büyüdü karşımıza dikildi. Bizim düşüncelerimizle, fikirlerimizle niye uyuşmuyor? Niye ayrı dünyanın insanı oldu? dediğimizde iş işten geçmiş olur.

ÇOCUKLARIMIZIN GÖNLÜNE NE KOYDUK?”

Çocuklarımıza en güzel ayakkabıyı aldık, en güzel kıyafetleri aldık, en güzel cep telefonunu aldık, odalarını en güzel şekilde donattık, dünyalık olarak gücümüzün ötesinde her türlü imkanı sağladık. Peki çocuklarımızın gönlüne ne koyduk? Bu akşam eşinizle beraber oturduğunuzda çocuklarımızın gönlüne neleri koymuşuz lütfen bir sorun. Çocuklarımıza bir soralım bakalım bizden ne öğrenmişler? Biz çocuklarımıza neyi öğretmenin derdindeyiz?”