GERIATRIC DENTISTRY...

geron=yaşlı atri=bakım iatros=tıp doktoru eski yunancada...geriatri , ihtiyar insanların bakımı ile uğraşan tıp doktoru...gerodontoloji ise ihtiyar insanların diş ve çene sistemleri ile uğraşan dişhekimliği dalına verilen isim...artan yaşlı toplulukları ile birlikte dişhekimleri daha fazla yaşlı hasta tedavi etmek durumundalar...bu hastalarda yaşlanmak ile beraber tükrük bezlerinde,kemiklerde,ağız mukozasında,temporomandibular eklemde,yüz yüksekliğinde,çiğneme etkinliğinde,algılama performansında değişiklikler olmaktadır.kozmetik ve piskolojik değişimlerde meydana gelir.bu hasta grubunun kronik rahatsızlıklarını tesbit etmek ve uygulacak tedavi nin seyrini etkiliyebilecek oluşumları değerlendirmek daha iyi bir tedavi planlaması ve etkin bir hasta bakımının temelini oluşturur.

yaşlı bireyde metabolik aktiviteler yavaşlamış ve hücre ölümleri başlamıştır. hücre ölümlerinin hızı yeni hücre oluşumunu aştığı için rezoorpsiyon görülür...rezorpsiyon,alt çenede üst çeneye oranla daha fazladır.bu olay çok şiddetli boyutlara ulaştığında alt çenedeki kemik kreti incelir...bıçak sırtı şeklinde bir yapı ortaya çıkar. bu yapı klasik protezlerin kullanımını zorlaştırır...
bazen sistemik rahatsızlıklar sonucu veya hatalı protezlerden kaynaklanan kemik rezorpsiyonunu mukoza takip edemez... kemik çok hızlı rezorbe olunca üzerindeki mukoza desteksiz kalır

bu tür hastalarda mukozanın elastikiyet kaybını ve inceliğini kompanse etmesi ve yastık görevi görmesi için yumuşak astar maddesi uygulanabilir.bu uygulama sonucu çiğneme hareketinde ağrı oluşmaz...

yaşlı bireylerde diş kayıplarının artışına bağlı olarak dikey boyutta azalma olabilir.yüzde ve dudaklarda çöküntü ve kırışıklıklar oluşur.tüm bunlar yaşlı bireylerde estetik ve fonksiyon kaybına yolaçar...

yaşlanma ile beraber ağız mukozasında atrofi görülür. bu durumda zararlı maddeler kolaylıkla mukoza altı dokulara iletilir.dokuların onarım gücü azaldığından yaşlı hastalarda protez stomatiti,yanan ağız sendromu,kandida tipi enfeksiyonlara ve lezyonlara rastlanır...cilt yaşlılığa bağlı hücrelerdeki su kaybından elastikiyetini kaybeder.buda hastaların ağız açmada güçlük çekmelerine yol açar...dilin büyüklüğünün değişmesi ile yaşlılığın ilişkisi yoktur...tükürük yaşla beraber kimyasal bir değişikliğe uğrar...yaşlılar için problem oluşturur...salyanın mekanik temizleme ve nemlendirici etkisi azaldığı için dokuların enfeksiyona karşı duyarlılığı artar...yaşlılarda tükrük bezi fonksiyonlarında görülen değişiklikler,yaşlanmanın fizyolojik etkilerinden çok patolojik olaylara,kullanılan ilaçlara ve kanser hastalığı için verilen radyasyon tedavisine bağlı olarak gelişir...anksiyete,depresyon,kronik ağız solunumu,radyasyon terapisi,dehidrasyon,diabetus mellitus,nefrit ve menapoz ile beraber ağız kuruluğu görülebilir...ağız kuruluğu çatlamış dudaklara,tat alamamaya,ağız kokusuna,yutkunmada ve konuşmada zorluk çekmeye,gingivitise,parotis bezinin iltihaplanmasına sebep olabilir...

bu bilgiler ışığında yaşlı bir hastada tedavi planlaması yapılır iken hasta ağzı ve kalan dişler değerlindirilir. sabit veya hareketli bir protez yapımına karar verilir...tam protezler,hareketli bölümlü protezler ,sabit protezler yada implant üst yapı protezleri kullanılabilir...

yaşlı tam protez hastaları ağız sağlıklarına daha az önem verirler...genç hastalardan daha asabidirler...şikayet ve rahatsızlıklarını çok abartırlar...protezlere karşı toleransları azalmıştır.yeni yapılan protezlere alışmaları zordur...alışma süreleri çok yavaştır...yeni protezlere karşı da gerekli toleransı gösteremezler...

birçok vaka raporu,yaşlı bireylere yerleştirilen implantların uzun dönem implant stabilitesi gösterdiğini ortaya koymuştur...aynı zamanda gömülü ve gömülü olmıyan implantların dokulara eşit derecede ve sağlıklı bir şekilde integre oldukları deneysel olarak ta gösterilmiştir.alt çene tam protezinde tutuculuk eksikliği,rahatsızlık ve dayanıksızlık olan yaşlı hastalar da yararlıdır...yaşam kalitesini düzeltebilir veya sürdürebilir...yapılan bir seri çalışmanın sonucunda,yaşlı hastalara yerleştirilen 207 implantın sadece 10 tanesi osseointegre olmamıştır. ki bu oran diğer yaş gruplarındaki hastaların alt çenesindeki implantların %5lik kaybı ile aynı bulunmuştur...(1990-1993 Zarb GA,schmitt)

yaşlı hastalarda yeterli oral hijyenin sağlanmasında yetenek veya heves eksikliği,yüksek periimplant infeksiyon riski oluşturabilir...
yaşlı hastalarda uzun süreli protez kullanımına bağlı yumuşak doku iyileşmesinin daha yavaş olduğu bulunmasına rağmen,yara iyileşmesindeki yaşa bağlı farklılıklar tedavi sonucunu ters yönde etkilememektedir...(jabbari y,nagy ww 2003)
toronto üniversitesinde zarb ve arkadaşları tarafından yapılan çalışmaların sonuçlarına göre yaşlı bireylerin osteoporozis de dahil olmak üzere birçok sistemik hastalığa yatkınlık göstermelerine rağmen,genç hastalarla aynı şekilde oral implantlara yanıt verdiklerini ortaya koymuşlardır...ancak üst çenede çene kemiğinin yetersiz kalitesi ve miktarı implant başarısını tehlikeye atmaktadır...

ağız kuruluğu olan yaşlı hastalarda implantların kullanımı,klasik hareketli bölümlü protezlerde gerekli olan yumuşak doku temasını bertaraf edebilir.sık sık ağız gargaralarının kullanımı,ağız kuruluğu olan yaşlı hastalarda implant terapisinde faydalı olabilir...
tip 2 diabeti olan ve şekeri kontrol altında olan hasta grubunda 1. aşama implant cerrahisinden sonra %92.7 başarı oranı elde edilmiştir...(shernoff a,colwell ja 1994)
kalp damar hastalığı olan yaşlı hastalar hastalık kontrol altına alındıktan sonra osseointegre implant destekli protezlerle tedavi edilmişler ve kalp damar hastalığının osseointegre implant cerrahisi için bir kontrendikasyonu olmadığı sonucuna varılmıştır.(chanavaz m. 1998)

İMPLANT TERAPİSİNDEKİ KESİN KONTRENDİKASYONLAR,myokardial enfarktüs,kapak protezleri,ciddi böbrek hastalıkları,tedaviye dirençli osteomalazi,aktif radyoterapi,ciddi hormon yetersizlikleri,sigara bağımlıları (günde 20 den fazla)(jabbari y-nagy ww 2003)
temel olarak dental implantların kullanımı için yaş limiti yoktur ve yaşlı hastalar sistemik ve lokal şartların tatminkar olması koşulu ile bu tedaviden büyük ölçüde yarar sağlarlar...

• yaşlı hastalarda implant terapisi için 3 temel amaç vardır...
• hastanın çiğneme konforunu artırmak...
• doğal diş yapısının veya mevcut rekonstrüksiyonların korunması...
• stratejik olarak önemli dişlerin yerine konması...(lloyd p.m. 1996)
yaşlı hastaların protetik tedavisi,genç hastalara uygulanan tedavi prensiblerinden temelde farklı değildir.ancak,bu hastaların kronik rahatsızlıklarını tespit etmek ve tedavi için karşılaşabilecekleri riskleri uzun ve kısa dönem gelişimleri açısından değerlendirmek,daha iyi bir tedavi planlaması ve etkin hasta bakımı için temeldir...

gülümsemek onların da hakkı...
yatan hastalarınızın ağız ve diş sağlığı için doktorunuza danışınız...
www.dishedish.com