Her insan kendisini bildiğini tanıdığını iddia eder ama yaklaşık %70 lik bir oran bu konuda henüz doğruyu yakalamış değil. Bu nedenle kendimizi tanımalı geleceğe bu şekilde kucak açmalı, Geçen bir ömrü keşkeler ile doldurmamak için mutlu olabileceğimiz şeyler ile yaşamalıyız. Doğruları görebilmek bir yetenek gerektirir ama bu yeteneği kazanmak sadece istemekten geçer. Mazeretler hiçbir zaman yakamızı bırakmaz, bence biz onu bırakmalıyız. Okumak bu alışkanlığı kazanmanın sadece ilk adımıdır. Okumayı sevmiyoruz kazandırdıklarını görmezden geliyoruz. En büyük kabahatimiz; bilime verememiş olduğumuz ilgi ve özendir.  Bu konuda da en güzel örnek; birçok alanda örnek verebileceğimiz bir isimidir. 57 yıllık hayatında onlarca savaşta cepheleri evi olarak bilen, hayatının bir bölümünü bir ev düzeni bile olmadan yaşayan, Atatürk’tür

57 yıllık bir ömürde bunca mücadeleyi verirken 18.000 tane kitap okuyarak okumanın ne kadar önemli olduğunun altını çizmiştir. Yaptıklarının önemi gün geçtikçe daha da iyi anlaşılıyor. Onun en büyük özelliği fark etmekti, sezgileri o kadar güçlüydü ki savaş meydanlarında nice komutanlar Atatürk’ün bu durumu karşısında yenilmekten kurtulamadılar. Yıllar önceki konuşmaları bugüne bile ışık tutmaya yetecek kadar önemlidir. O zamanlar bile Atatürk’ün ne kadar ileri görüşlü, anlayışlı ve farkındalığı çok yüksek bir adam olduğunu anlamak için özel çaba sarf etmeye gerek yoktur.

Hayatımızda doğru yollar güzel düşünceler ve farkındalığın vermiş olduğu fırsatları değerlendirip, mutluluk kapılarınızı açın. Unutmayın Bir şeylerin farkında olmak onunla ilgili bir şeyler bilmek demektir.

[email protected]