Yıl 2013 Eylül. Tomtom’daki baba evinde ilk kez yakından tanımıştım. Ara Cafe’nin üst katı Ara Güler’in baba evi. Şimdi o ev ne oldu kime kaldı bilmem. O gün de ev için, “Benden sonra kime kalırsa kalsın.” demişti. Belki bırakacak kimsenin olmayışına edilen sitemle, konuyu umursamamak arasında duran bir tavırdı. Hümanist tavrıyla asi sözlerinin karışımında, bir de kendine özgü “anadın mı?” sı aklımda. Anladın mı anlamında.

Fotoğraf baba evinden, Galatasaray Lisesi’ne bakan bir camdan çekmiştim.

Ara Ermenice bahar tanrısı, Farsça güzelleştiren ve Latince güney takım yıldızı anlamlarına gelirmiş.
A: Hedefe odaklı ve ilhamlara açık bir harftir.
Ara ismi, numerolojide 2 9 ve 11 sayısını ifade eder.
2: Detaycı, veren paylaşan empati yapan besleyen ve duygusallık enerjilerini barındırır. Sevgiyi ve topluluk içinde olmayı ister.
9: Dünya çapında tanınma ve sanat eseri üretme güdüsü verir. Görevinin kişisel olmadığının toplumsal olduğunun bilinciyle yaşar.
11: Kendi ilhamından destek alarak ideallerini ortaya koymak ister.

Rahmetli, ismi gibi hayatı boyunca hep aramış.
Güzelleştirmek, parlatmak, paylaşmak, ilham yakalamak için. İdealleri için ve sevgi için.

Ne mutlu çıkarsızca paylaşana, ne mutlu ilhamını sanata dönüştürene ve ne mutlu sevgiyi samimiyeti sıcaklığı “ara”yana.

Her arayan bulamazmış, ama bulanlar arayanlarmış…