Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ adlı bildiriye imza atan 1128 akademisyene yönelik eleştirilerini sertleştirerek “Mandacı artıkları” diye seslendi ve “Kendilerine akademisyen diyen güruh adeta terör örgütü yanında saf tutarak devletine ve milletine kin kustu” dedi. Ankara Arena Spor Salonu’nda düzenlenen 99 baraj ve Hidroelektrik Santral’in (HES) açılış töreninde konuşan Erdoğan, özetle şu mesajları verdi:

SAYICA AZ, SESİ ÇOK

“Maalesef ülkemizde bedeni bu topraklarda yaşayan ama ruhu bu coğrafyanın, bu milletin tüm birikimine, değerlerine düşman, sayıca az fakat sesi çok çıkan bir kesim var. Bunlar her fırsatta içlerindeki kini, husumeti, çirkinliği ortaya saçıyorlar, dışa yansıtıyorlar. Kendilerine akademisyen diyen bir güruh çıkıp adeta terör örgütü yanında saf tutarak devletine ve milletine kin kustu. Benim itirazım, bu akademisyenlerin farklı düşünmelerine, farklı görüş ortaya koymalarına değildir. Buradaki mesele, kendilerine akademisyen diyen kitlenin tamamı yalandan, saptırmadan, propagandadan oluşan, terör örgütünün dilini, üslubunu kamuoyuna dayatmasıdır. Terör örgütü adına elinize silah alıp kurşun sıkmanızla, onun propagandasını yapmanız arasında hiçbir fark yoktur. Bu ülkenin, bu vatanın birliğine, beraberliğine karşı olan herkes bilsin ki bizim karşımızdadır.

TÜRKİYE’NİN EKSİĞİ YOK

Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde teröristler polis lojmanlarına ve emniyet kuvvetlerimizin binalarına saldırdı. Çınar saldırısı bile tek başına terörün ve terör karşısında haysiyetli bir duruş sergilemeyenlerin, alçak, ahlaksız, karanlık yüzünü göstermeye yeter. Bu sözde aydınlar aydın değil, bunlar karanlıktır karanlık. Bu, demokrasi meselesi, hak ve özgürlükler meselesi, düşünce ve ifade özgürlüğü meselesi değildir. Türkiye’nin bu konularda hiçbir eksikliği yoktur. Biz 780 bin kilometrekarelik bu vatan topraklarını, 78 milyon vatandaşımızı, bu 1100 tane sözde aydınlardan izin alarak, icazet alarak mı yöneteceğiz? Burada sadece devletin, kendi vatandaşlarının can ve mal güvenliğine duyduğu saygı vardır. Bu tablo karşısında terör örgütünün yanında yer almak için ancak o bildiriye imza atan sözde akademisyenler gibi ruhunuzun kirlenmesi, kararması, her türlü insani hasleti yitirmiş olmanız lazımdır. Bu mümkün mü? Milletimizin bu mandacı artıklarına hak ettikleri cevabı vereceğinden ben şüphe duymuyorum.

ÇOK AĞRIMA GİTTİ


Bir şey çok önemli, çok da ağrıma gitti. Fransa’daki Paris saldırısını manşetlerinden benim ülkemdeki bir gazete, ‘Fransa çocuklarına ağlıyor’ başlığıyla verdi. Fakat Sultanahmet’teki olayı ‘Katliam ülkesi’ diyerek sunması bizi şaşırtmadı. Ama umuyorum birilerinin aklını başına getirmiştir. Sen bu ülkenin bir yayın organısın ve benim ülkemi ‘katliam ülkesi’ olarak sürmanşetten veriyorsun. Paris’te diyorsun ki ‘Fransa çocuklarını ağlıyor.’ Avrupa menşeli basın yayın kuruluşlarının Paris ve İstanbul saldırıları karşısında sergiledikleri çifte standardı da gördük, kaydettik.

Bundan sonra kimse karşımıza objektiflik, tarafsızlık, insan hakları, terör karşısında ilkeli tutum gibi argümanlarla gelmesin. Paris’te ölenlerin haklarıyla İstanbul’da ölenlerin haklarını aynı görmeyen bu zihniyetin çirkin yüzüne biz yıllardır pek çok konuda sayısız defa şahit olduk. İstanbul’daki saldırı sonrasında sergilenen iki yüzlü tavır ne ilktir ne de son olacaktır. Bu utanç verici çifte standart insanlık tarihine kara bir leke olarak kaydedilmeye devam edecektir.”

KILIÇDAROĞLU'NA: SEN DE HENDEK AÇIVER

Sadece bu sözde akademisyenlerin değil kimi siyasetçilerin de benzer tavırlar içinde olduğunu üzüntüyle görüyorum. Terör örgütünün güdümündeki siyasi parti ve siyasi arenada yer alan bu temsilcilerini hiç saymıyorum, gerek yok. Çünkü benim gözümde onlar artık siyasetçi değil terör örgütünün bir maşasıdır. Benim asıl üzüldüğüm başta genel başkanları olmak üzere bu ülkenin ana muhalefet partisini temsil eden siyasetçilerin ortaya koydukları tutumlar ve beyan ettikleri ifadelerdir. Biliyorsunuz aynı zat daha önce hendekçi teröristleri de arkadaşı olarak ilan etmişti. Beyefendi, bir kazma kürek de sen eline al, sen de git orada hendek açıver.