Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz 8 sanık ve  avukatları katıldı. Cumhuriyet Savcısı Talip Kalkan, duruşmada, esas hakkındaki  mütalaasını açıkladı.

Mütalaada, sanık Kadir Turnalı hakkında "terör örgütü propagandası  yapmak" suçundan dava açıldığı hatırlatılarak, sanığın, yayın yönetmeni ve  sorumlusu olduğu canlı yayınlanan şov programına konuklara soru sormak amacıyla  telefonla bağlanan şahsın, "terör örgütü propagandası yapma" amacında olduğunu  anlayamadan konuşmalarını tamamladığı anlatıldı. Mütalaada, Turnal'nın "terör  örgütü propagandası yapmak" suçunu işlemek kastıyla hareket ettiğine dair  mahkumiyetine yetecek delil elde edilemediği anlaşıldığından beraatine karar  verilmesi istendi.

Ayşe Çelik'in konuşmasının içeriğinde suç unsuru bulunmadığına  inandıklarını ifade eden 38 sanığa yüklenen müsnet suçun unsurlarının oluşmadığı  için "terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan beraatleri talep edilen  mütalaada, sanık Ayşe Çelik'in canlı yayınlanan programa bağlanarak konuşma  yaptığı kaydedildi.

Amaçları ülke topraklarını devlet idaresinden ayırıp bağımsız Kürt  devleti kurulmasını sağlamak olan PKK/KCK terör örgütü mensuplarının 40 yıldır  kamu kurum ve kuruluşlarına, güvenlik güçlerine, kamu görevlilerine ve sivil  vatandaşlara yönelik pek çok terör eylemi gerçekleştirdiği ve bu eylemler  nedeniyle 35 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği anlatılan mütalaada, şu  değerlendirmelerde bulunuldu:

''PKK/KCK terör örgütünün 2015 yılı ikinci yarısı içerisinde Doğu ve  Güneydoğu bölgesindeki belirli ilçe merkezlerine sızdırdığı teröristlerin,  yollara bombalı tuzaklarla barikatlar kurup hendekler kazarak, içerisine  patlayıcılar yerleştirerek sözde öz yönetim adı altında işgal eylemleri  gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır. İşgal edilen bu yerlerde yaşayan halktan evini  terk etme imkanı bulamayanları rehin alan teröristlerin kadın, çocuk, yaşlı  insanları kendisine kalkan olarak kullandığı tespit edilmiştir. Terör örgütünün  bu işgal eylemlerini yasaların verdiği yetki ve sorumluluk çerçevesinde sonra  erdirmeye çalışan güvenlik güçlerinin, rehin tutulan vatandaşların zarar  görmemesi için azami gayret sarf ettiği belirlenmiştir."

Olayların yaşandığı mahallerle sınırlı olmak üzere sokağa çıkma yasağı  uygulanmak zorunda kalındığı aktarılan mütalaada, ''Terör örgütünün elinde  bulundurduğu ve kontrolü altında olan yayın organları ve kullanabildiği tüm basın  yayın araçlarını alet olarak kullanmak suretiyle, bu işgal eylemlerinin bir terör  eylemi değil de güvenlik güçlerinin sivil vatandaşlara karşı sebepsiz öldürme ve  imha eylemi olarak kamuoyuna anlatmaya çalıştığı anlaşılmıştır. Terör örgütünün  ve yandaşlarının Türkiye ve dünya kamuoyuna, devlet güvenlik güçlerini saldırgan  olarak gösterme eğiliminde olduğu, olayların gerçek müsebbibi olan teröristlerin  görmezden gelinmesinin sağlanmasına çalışıldığı, terör örgütünün yandaşlarının bu  hususta her türlü aracı kullandıkları belirlenmiştir.'' denildi.

Sanık Ayşe Çelik'in konuşmasının, "terör örgütünün eylemlerini  kamuoyunun dikkatinden kaçırmak ve olayların tek sorumlusunun devlet güvenlik  güçleri olduğunu anlatmak amacı taşıdığı" belirtilen mütalaada, "Konuşmanın  tamamı incelendiğinde sanık Ayşe Çelik'in, terör örgütünün olayları kamuoyuna  güvenlik güçlerini sorumlu tutar şekildeki anlatma yönündeki amacına hizmet eder  nitelikte olduğu anlaşıldığından 'terör örgütü propagandası yapmak' suçundan  cezalandırılması gerekmektedir." denildi.

Duruşmada söz alan sanıklar ve avukatları, esas hakkındaki mütalaaya  karşı beyanda bulunmak için süre istedi.

Mahkeme heyeti, sanıklara ve avukatlara süre vererek, duruşmayı  erteledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili İdris Kurt, "Beyaz Show"  programında 8 Ocak 2016'da "terör örgütü propagandası yaptığı'' iddiasıyla  program sorumlusu Kadir Turnalı ve programa telefonla bağlanan Ayşe Çelik  hakkında ''terör örgütü propagandası yapma'' suçundan 1 yıldan 5 yıla kadar hapis  cezası istemiyle iddianame hazırladı.

Aralarında avukat, akademisyen ve gazetecilerin de bulunduğu 38 kişi  de Çelik'in söylediği sözlerin altına imza attıklarını belirterek, kendileri  hakkında suç duyurusunda bulundu.Savcılık, bu kişiler hakkında da hazırladığı  iddianamede, ''terör örgütü propagandası yapma'' suçundan 1 yıldan 5 yıla kadar  hapis cezası talep etti.

Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameleri birleştirme kararı  aldı.