Wec Banka Gayrimenkul işletme sahibi Uğur Sürücü, Gayrimenkul Sektöründe Hukuki Danışmanlık yapan Erdal Avcı ile pazar sabahı Göktürk’te gayrimenkul alımı satımı, yeni çıkacak olan yasa tasarısı ve cezalar üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

İstanbul Emlakçılar Odası Eyüp Bölge Yetkilisi Uğur Sürücü bizlere bir çalışma komisyonu oluşturulması ve tüm sektöre hitap edecek bir kanun taslağı hazırlanmasının karar altına alındığını da duyururken, hazırlanacak kanun taslağında şunlara yer verileceğini açıkladı.

Yeni Hazırlanan Kanun Taslağında Emlakçıları neler bekliyor?
Uğuru Sürücü:
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizameddin Aşa’nın moderatörlüğünde Adana’da gerçekleştirilen toplantıda Adana Emlakçılar Esnaf Odası Başkanı Rabia Ülkü Uçar’ın, yapılan görüşmeler sonucunda bir çalışma komisyonu oluşturulması ve tüm sektöre hitap edecek bir kanun taslağı hazırlanmasının karar altına alındığını duyururken, hazırlanacak kanun taslağında şunlara yer verileceğini açıkladı:

Emlakçılık Hizmetleri mutlaka bir lisansa bağlanacaktır. Lisans sınavı kazananlar belirli bir süre mesleki eğitim ve staja tabi tutulacaktır. Lisanslı olmayan kişi ve kurumlar aracılık ve danışmanlık hizmetlerinde bulunamayacaktır. Aksi durumda caydırıcı seviyelerde para ve hapis cezası uygulanacaktır. Emlakçılığa yeni başlayacak kişilerde, dört yıllık üniversite veya iki yıllık Emlak ve Emlak Yönetimi, Tapu ve Kadastro, Halkla İlişkiler vb. muadil eğitim seviyesi aranacaktır. Halen vergi kaydı, sicil kaydı ve eğitim belgesi olan ve belli bir süre emlakçılık yaptığını kanıtlayan mevcut emlakçılar, müktesep haklarla korunacak ve mesleklerine devam etmeleri sağlanacaktır. Lisanslamayı, standartları ve uygulamayı yürütecek olan üst kurul veya birlik yönetimi yapacak, çoğunluğu Emlakçılar Odaları ve Ticaret Odaları Meslek Komitelerinden oluşacaktır.

İstanbul Emlakçılar Odası Eyüp Bölge Yetkilisi olarak Uğur Bey siz Kentsel Dönüşüm ve hızı hakkında Neler Düşünüyorsunuz?

Uğuru Sürücü:
Öncelikle Ben gayrimenkul danışmanlarının bu hususta ne hizmeti verdiklerini açıklamak isterim;
• Biz avukatlar ile birlikte bu sürecin ev ve arsa sahipleri ile müteahhitler arasındaki iletişimi sağlıyoruz.
• Mülk sahipleri arasındaki güven unsurunu oluşturuyoruz.
• Tapu ve Belediye gibi kaynaklardan bilgileri toplayıp mülk sahipleri ve müteahhitleri bilgilendirerek sürecin hızlanmasını sağlıyoruz.
• Gerekirse ev ev dolaşarak projenin eksiklerini tespit edip, tamamlanması gereken hususları belirliyoruz.
• Avukatlara ihtiyaç duydukları kentsel dönüşüm, proje, belge, alt yapı, karar defter ve bunun gibi hususlarda destek veriyoruz.
• Yönetime veya mülk sahiplerine müteahhitlerin teknik ve mali imkanları, proje başarıları artı ve eksi yönleri güvenirlikleri ve bunun gibi hususlarda imkanın el verdiği nispette bilgilendirme yapıyoruz.
• Kentsek dönüşüm toplantılarına avukatlarımızla veya maliklerin avukatlarıyla katılarak sürecin daha profesyonel yürümesi ve kararların kentsel dönüşüm ve yönetmelik TİP yönetmeliklerine uygun ve yasal zaman zeminde alınmasına katkı sağlıyoruz.

Son zamanlarda emlakçılar ile tüketici arasında ciddi hukuki sıkıntılar doğuran komisyon ücretlerine geçtiğimiz günlerde Yargıtay emsal bir karara imza attı. Erdal Bey bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Erdal Avcı :
Son zamanlarda gayrimenkul uzmanları ile tüketici arasında ciddi hukuki sıkıntılara sebep olan emlakçı komisyon ücreti hakkında verilen yargıtay kararının cesur ve aslında var olan yasal alt yapıya doğrudan atıf yapan eğer arkası gelirse Türk emlak sektöründe gayrimenkul alım satımları açısından ciddi bir dönüşüme işaret eden bir karar olduğunu düşünüyorum.

Kararın öncelikle tüketiciler yönünden olumsuz olduğu algısı tamamen yanlış, aslında sözleşme hukuki ile çalışmanın tüketici açısından da günümüzdeki ev fiyatları ve satış sürecinin karmaşıklığı suiistimale açık olması karşısında tüketiciyi koruyan çok net bir hukuki zemin.

Türkiye'de emlak alım satım sürecinin son derece hukuk zemininden uzak tamamen şahsi ilişkilere dayalı akredite uzmanların yönlendirilmelerinden maalesefe pay alamayan yapısı karşısında yargıtayın verdiği bu cesur karar yeni durum olmamakla birlikte yarattığı gündem etkisi ulusal kanallarda yer bulması ve özellikle gayrimenkul uzmanı arkadaşların dava açarak haklarını ekmeklerini koruma çabasına destek vermesi açısından çok değerlidir. Bu karar ev sahibi , arsa sahibi, alıcı, satıcı, emlakçı arasındaki gri sözleşmeleri azaltacak devletin vergi kazancını artıracak ve kesinlikle gayrimenkul sektörüne kalite getirecek bir karar olmuştur.

Emlakçı arkadaşlara burada bir iki cümle söylemek isterim, bu karar siz sektör uzmanlarına şunu demektedir, yasal olarak komisyonunuzu alma hakkınız vardır, bu hakkınızı kullanın, geçmişteki tereddütlü alışkanlıklarınızdan vazgeçin, doğru hazırlanmış kapsamlı sözleşmelerle çalışın ve evinize götürdüğünüz ekmeği artırın demektir. Bu yönüyle umuyorum ki gayrimenkul uzmanlığının zaten gevşek olan hukuki zeminine sağlamlaştırmak adına bir çivi çakılmış olacaktır.

Hukuki teknik yönüyle, Yargıtay, taraflar arasında imzalanan "Emlak komisyoncusuyla müşteri arasında ön akit" başlıklı sözleşmede, "Komisyoncu tarafından gösterilen veya sözle tarif edilerek beyan edilen taşınmazların herhangi birini satın aldığım veya kiraladığım takdirde Emlakçılar Odası'ndan düzenlenen tarife gereği ödemem gereken tarife ücretini ödeyeceğimi kabul ve taahhüt ederim" ibaresinin yazılı olduğuna atıfta bulundu. Yargıtay, kendisine gösterilen evi sözleşmeye aykırı bir şekilde satın aldığını ve söz konusu komisyon ücretini almaya hak kazanan Emlakçıya ödeme yapması gerektiğine karar verdi.


Kentsel Dönüşüm Yönetmeliği ve TİP sözleşmeleri neredeyse her yerde konuşuluyor, bu konu hakkında bize biraz daha detay verirmisiniz?

Erdal Avcı :
Deprem olgusuyla birlikte yaşama durumu düşünüldüğünde ben şahsen kentsel dönüşüm yönetmeliğinin, dönüşümü hızlandırmak adına ciddi bir adım olduğunu düşünüyorum ancak neredeyse aynı deprem riskine sahip coğrafi lokasyonlarda çok farklı bir hızda uygulanmasının işin ticari ve siyasi düzleme takılma riski altında bulunduğunu düşünmeme sebep oluyor. Örneğin bu husus İstanbul Anadolu yakasında ciddi bir hızla ilerlerken izmir'de dönüşüm çok yavaş. Bunu deprem riski altında başkaca yerlere yaymak çok mümkün.

Yönetmeliğe gelince bürokratik sürecin daha hızlı hale getirilebilmesinin mümkün olduğunu düşünmekteyim. Özellikle toplu yapılarda oy nisabının yarattığı ortamın işin projelendirilmesinde maalesef bir engel olarak durduğunu görüyorum. Yönetmeliği TİP İMAR YÖNETMELİĞİ ve altıyı bulan değişiklikleri ile düşündüğümüzde projelerin uygulanmasında hukuki desteğe vurgu yapılmamasının belkide projelerde hukuk danışmanlık uygulaması satın alan projelerde avukatlık ücretinin bir teşvik olarak uygulayıcı idarelerce üstlenilmemiş olması sürecin hızlanmasının önünde bir engel gibi duruyor. Çünkü benim şahsi tecrübemle sabittir ki bilgi çok yavaş aktarılıyor, bilgi olmayınca kimse karar verilemiyor, karar verilemeyince güven ortamı oluşmuyor ve buda süreci uzatıyor.

Kentsel dönüşüm mevzuatında yeni hususlar bekliyor musunuz?

Erdal Avcı:
Öncelikle kentsel dönüşüm Yönetmeliğinin ciddi bir yenileme geçireceğini ve bu yönde hazırlıkların ciddi bir noktaya geldiği duyumumuz var. Bir de tip yönetmeliklerde ek madde değişiklikleri ile inşaat alanları ile ilgili kazanımlara yönelik hususlar 2016 yılı baz alınarak yenilenmeye devam etmekte.


Kentsel dönüşüm sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Erdal Avcı:
Mimar müteahhit gibi unsurların birlikte proje ürettiği uluslararası bir yapı olma yolunda ilerlemeli. Kurumsal yapısını arttırmalı.

Uğur Sürücü:
Emlakçılar birleşerek ve merkezi bir altyapı üzerinden çalışırsa kentsel dönüşüm ve sonuçlarından daha çok pay alacaktır. Bilgi birikimimizi ve danışman kullanımı arttırılmalı.