kiz/çoğul bebek bekleyen bir anne hangi konulara hazırlanmalı? Yaşayacağı muhtemel zorluklar ve güzellikler nelerdir? Uzman pedagog Mehmet Teber ile Çoğul Çocuklar Derneği Başkanı Serpil Emek’e sorduk...

TEK ço­cuk bü­yü­ten
­ler ola­rak za­man za­man ikiz/ço­ğul be­bek bü­yü­ten­le­ri an­la­mak­ta zor­la­nı­yo­ruz. Gü­nü­müz­de tüp be­bek te­da­vi­si­nin yay­gın­laş­ma­sı ile bir­lik­te sa­yı­la­rı epey­ce ar­tı ço­ğul be­bek ebe­veyn­le­ri­nin. Bu ko­nuy­la il­gi­li ebe­veyn­ler ne­ler ya­şı­yor? İkiz/ço­ğul be­bek bek­le­yen bir an­ne han­gi ko­nu­la­ra ha­zır­lan­ma­lı? Ya­şa­ya­ca­ğı muh­te­mel zor­luk­lar ve gü­zel­lik­ler ne­ler­dir ? So­ru­la­rı­nın hem psi­ko­lo­jik sü­re­ci­ni hem de tec­rü­be sü­re­ci­ni ma­sa­ya ya­tı­ra­lım is­te­dik.

Pe­da­gog Meh­met Te­ber ile an­ne ve ço­cuk ara­sın­da­ki bağ­lan­ma sü­re­ci­ni ve psi­ko­lo­jik sü­re­ci, ço­ğul ço­cuk­lar der­ne­ği baş­ka­nı ay­nı za­man­da ço­ğul ço­cuk sa­hi­bi Ser­pil Emek Ha­nım ile de, der­ne­ği ve ken­di tec­rü­be­le­ri­ni ko­nuş­tuk.

İkiz/ço­ğul ço­cuk bek­le­yen an­ne­ler bağ­lan­ma sü­re­ci­ni olum­lu ge­çi­re­bil­mek için na­sıl bir ön ha­zır­lık yap­ma­lı­lar?

Bir ço­cu­ğa sa­bit bir ba­kım­ve­ren il­gi ve şef­kat­le ha­ya­tı­nın ilk 18 ayın­da yak­laş­tı­ğın­da gü­ven­li bağ­lan­ma ger­çek­le­şir. Ço­cuk­la­rı­nın bağ­lan­ma ko­nu­sun­da sı­kın­tı ya­şa­ma­ma­sı­nı is­te­yen ebe­veyn­ler do­ğum son­ra­sın­da ya ço­cuk­la­rı­nın ya­nın­da ol­ma­lı­lar, ya da ça­lı­şı­yor­lar­sa sa­bit bir ba­kım­ve­ren bul­ma­lı­lar. Ba­kı­cı­nın de­ğiş­me­si, an­ne­nin ço­cuk­la­ra ba­ka­ma­ya­cak de­re­ce­de il­gi­siz ya da dep­re­sif ol­ma­sı bağ­lan­ma­yı ze­de­le­yen te­mel et­men­ler­dir. Eğer bir ço­ğul ço­cuk an­ne­si do­ğum son­ra­sı ço­cuk­la­rı­nı şef­kat ve il­gi ile ku­şa­tı­yor­sa bağ­lan­ma ger­çek­le­şir. Ço­ğul ço­cuk an­ne­le­ri te­kil ço­cuk an­ne­le­ri­ne gö­re ço­cuk­la­rı­na da­ha az va­kit ayı­ra­bi­lir ama bu bağ­lan­ma örün­tü­sü­nü et­ki­le­mez. Bu ko­nu­da ra­hat ola­bi­lir­ler.

Do­ğu­mun ar­dın­dan gü­ven­li bağ­lan­ma na­sıl sağ­lan­ma­lı?

Gü­ven­li bağ­lan­ma için ço­cuk ağ­la­dı­ğın­da, hu­zur­suz ol­du­ğun­da onu tes­kin ede­cek, ih­ti­ya­cı ol­du­ğun­da ih­ti­ya­cı­nı kar­şı­la­ya­cak bir ebe­veyn ya da ba­kım­ve­ren gör­me­li. Ço­cu­ğun acı­sı­na, ih­ti­ya­cı­na ve ağ­la­ma­la­rı­na du­yar­lı bir an­ne­ye ço­cuk gü­ven­li şe­kil­de bağ­la­nır. Eğer do­ğum son­ra­sın­da an­ne ken­di­ni ço­cuk­la­rı­na ba­ka­ma­ya­cak ka­dar yor­gun, is­tek­siz his­se­di­yor­sa o za­man çev­re­sel ve uz­man des­te­ği­ne baş­vu­ra­bi­lir.

Ço­ğul ço­cuk­la­rın kı­ya­fet ve oyun­cak­la­rı ay­nı mı ol­ma­lı?

Bi­rey­sel­li­ğin ge­li­şi­mi için ço­cuk­lar­da ay­rı kı­ya­fe­ti ter­cih et­mek da­ha doğ­ru­dur. Oyun­cak ilk iki yaş­ta ay­nı ola­bi­lir, son­ra­sın­da on­la­rın ter­ci­hi­ne bı­ra­kı­la­bi­lir.

Ço­cuk­la­rın ay­nı sı­nıf­ta oku­ma­la­rı mı yok­sa fark­lı sı­nıf­lar­da oku­ma­sı mı uy­gun olur?

Bi­rey­sel­li­ğin ve ki­şi­li­ğin ge­li­şi­mi için ay­rı sı­nıf da­ha uy­gun. Di­ğer tür­lü bir ço­cuk di­ğe­ri­nin göl­ge­sin­de ka­lı­yor.

Bir­den faz­la ço­cu­ğu ay­nı an­da bü­yü­ten an­ne­le­rin en bü­yük sı­kın­tı­sı ye­te­me­di­ği­ni dü­şün­me­le­ri hep­si­ne bir­den? Bu ko­nu­da ne­ler söy­ler­si­niz?

Ço­ğul ço­cuk an­ne­si ol­mak ko­lay de­ğil. Bir an­ne­nin his­set­ti­ği yor­gun­lu­ğun, uy­ku­suz­lu­ğun, ye­ter­siz­li­ği­nin, suç­lu­lu­ğun iki ka­tı­nı ço­ğul ço­cuk an­ne­le­ri his­se­der­ler. Dub­le an­ne­lik ya­par­lar. Bu ne­den­le hem eş­le­rin­den hem de çev­re­le­rin­den bol des­tek gör­me­le­ri çok önem­li. Ya da ken­di­le­ri gi­bi ço­ğul ço­cuk an­ne­le­ri ile bir ara­ya ge­lip bir­bir­le­ri­ne des­tek ola­bi­lir­ler. Bu an­ne­le­re dev­let, il be­le­di­ye­si, il­çe be­le­di­ye­si, ak­ra­ba, ai­le dü­ze­yin­de çe­şit­li des­tek­ler sun­ma­lı­yız. Eko­no­mik des­tek, sos­yal des­tek, psi­ko­lo­jik des­tek bun­lar­dan bir ka­çı.

Ço­cuk­la­ra, eş­ya­la­rı­nı pay­laş­mak is­te­me­dik­le­rin­de na­sıl bir tu­tum­la yak­la­şıl­ma­lı?

Ge­nel­de olay bü­yük de­ğil­se on­la­rı ken­di ha­li­ne bı­rak­mak da­ha iyi. Her za­man ha­kem ol­ma­ya ge­rek yok. Pay­la­şı­la­ma­yan eş­ya­yı her iki­sin­den de al­mak en pra­tik çö­züm.

Ço­cuk­lar­dan bi­ri da­ha bas­kın­sa an­ne ve ba­ba den­ge­yi na­sıl kur­ma­lı?

Ge­nel­de böy­le olur za­ten. Bu­ra­da bas­kı ku­ra­nı dur­du­rur­ken, bas­kı gö­re­ni de ken­di­ni ge­liş­ti­re­cek şe­kil­de des­tek­le­mek ge­re­kir. Bas­kı gö­re­nin iyi yön­le­ri­ni öne çı­ka­rır­ken bas­kı ve­re­ni ise doğ­ru yap­tı­rım­lar­la sı­nır için­de ça­lış­ma­ya tut­mak ge­re­kir.

En çok bir­bi­ri­le­riy­le çok­ça kav­ga et­me­le­rin­den dert ya­nı­yor an­ne­ler ikiz ço­cuk­la­rı­nın. Ge­nel ola­rak se­be­bi ne­dir? Çö­züm için ne­ler öne­rir­si­niz?

- Kar­deş iliş­ki­le­ri­nin den­ge­si "bir iyi bir kö­tü", "%50 iyi, % 50 kö­tü" dür. Bu du­rum nor­mal­dir ve mü­da­ha­le ge­rek­tir­mez. 5 ya­şı­na ka­dar tar­tış­ma ve kav­ga çok ola­bi­lir ve do­ğal. Son­ra­sın­da azal­ma­sı bek­le­nir. Ne­de­ni her iki­si­nin de ol­gun­la­şa­ma­ma­sı­dır. Do­ğal ola­nın çö­züm öne­ri­si de ol­maz ve ben­ce ço­ğu do­ğal­dır. Den­ge­nin bo­zul­du­ğu "sü­rek­li" kav­ga­ya dö­nüş­tü­ğü du­rum­da ne­de­ni­ni in­ce­le­mek ge­re­kir ve ço­cuk­tan ço­cu­ğa de­ği­şir. Ai­le için­de­ki di­na­mik­ler­le il­gi­li de ola­bi­lir iz­le­dik­le­ri çiz­gi film­ler ile de.

İkiz ve ço­ğul ço­cuk­lar­la il­gi­li çok faz­la kay­nak yok an­ne ba­ba­lar için. Bu bir ek­sik­lik mi­dir yok­sa di­ğer ki­tap­lar ikiz­ler ve üçüz­ler için­de çö­züm oluş­tu­rur mu?

Bu ko­nu ül­ke­miz için ye­ni. Ço­cuk eği­tim ki­tap­la­rı an­ne­le­re des­tek olur ama an­ne­den an­ne­ye ge­le­cek pra­tik öne­ri­le­re de ih­ti­yaç var. Bu ko­nu­da ye­ni ye­ni der­nek ya­pı­laş­ma­la­rı ve in­ter­net si­te­le­ri ku­ru­lu­yor. Bun­lar olum­lu ge­liş­me­ler.

EN ÖNEM­Lİ İH­Tİ­YAÇ MAD­Dİ MA­NE­Vİ DES­TEK

13 ya­şın­da üçüz oğul­la­rı ve 10 ya­şın­da bir kı­zı olan, ha­len ÇO­ĞUL-AKA­DER Yö­ne­tim Ku­ru­lu Baş­ka­nı ve Ai­le Men­tö­rü olan Ser­pil Emek ile ku­ru­cu­su ol­du­ğu der­ne­ği ve ken­di tec­rü­be­le­ri­ni ko­nuş­tuk.

Ço­ğul be­bek sa­hi­bi ebe­veyn­le­rin en faz­la so­run ya­şa­dı­ğı hu­sus­lar ne­ler­dir?

Ay­nı an­da il­gi bek­le­yen, te­mel ih­ti­yaç­la­rı ay­nı an­da olan ço­cuk­la­rı­nı­za as­la za­man ye­tiş­ti­re­me­me gi­bi önem­li bir du­rum ile kar­şı kar­şı­ya ka­lır­sı­nız. Bir­bi­rin­den çok sev­di­ği­niz yav­ru­la­rı­nı­zı sev­mek,do­yur­mak ,oyun­lar oy­na­mak,şef­ka­ti­ni­zi sun­mak gi­bi hu­sus­lar­da ada­let­li ola­rak za­man ayır­mak is­ter­ken, hem ço­cuk­la­rı­nı­za hem ev iş­le­ri­ni­ze hem şah­sı­nı­za za­man da ayı­ra­maz du­ru­ma ge­lir­si­niz . Bu kı­sır dön­gü de iler­ler­si­niz. Mad­di du­ru­mu kı­sıt­lı olan ebe­veyn­ler için be­bek­le­ri­nin ih­ti­ya­cı olan mal­ze­me­le­ri te­min et­mek zor­dur. Bun­la­rın ya­nın­da ye­ter­siz bes­len­me, uy­ku az­lı­ğı da ya­şa­mı zor­laş­tı­ran et­ken­ler­dir.

Bu hu­sus­ta bi­rey­sel ve top­lum­sal ne­ler ya­pıl­ma­lı siz­ce?

Ön­ce­lik­le do­ğum son­ra­sı ve be­bek­lik dö­ne­min­de ka­li­fi­ye ele­man des­te­ği şart tu­tul­ma­lı­dır. Bu sı­kın­tı­lı sü­reç ebe­vey­ni bir dö­nem son­ra dep­re­sif ve kom­pül­sif bir du­ru­ma sü­rük­le­ye­bi­li­yor çün­kü. Ev­lat­lar söz ko­nu­su ol­du­ğun­da mut­la­ka bir­şey­ler ge­ri pla­na atı­la­bil­me­li, on­la­ra da­ha çok za­man ayı­rıl­ma­lı­dır. An­ne­nin ma­ne­vi sağ­lı­ğı açı­sın­dan da bu gi­bi zor­lu du­rum­lar için mut­la­ka ai­le­den ya da dı­şa­rı­dan des­tek alın­ma­lı. Söz ko­nu­su Ço­ğul be­bek­ler ise An­ne­ye za­man plan­la­ma­sın­da,be­bek­le­rin te­mel ba­kım­la­rın­da des­tek su­nul­ma­sı ge­rek­mek­te­dir.

Siz han­gi hu­sus­lar­da zor­lan­dı­nız ço­cuk­la­rı­nı­zı bü­yü­tür­ken?

Ço­ğul ço­cuk­la­rı­mı bü­yü­tür­ken her ne ka­dar bi­linç­li bir an­ne ol­sam­da zor­lan­dı­ğım,da­ya­na­ma­dı­ğım bir çok ör­nek ya­şa­dım ben de . Ge­ri­ye dö­nüp bak­tı­ğım da keş­ke­le­ri­min ol­ma­yı­şı­na se­vi­ni­yo­rum. Mad­di ma­ne­vi sı­nır­lı im­kan­la­rı­mı zor­la­ya­rak iyi ve doğ­ru­la­rı ya­ka­la­ma­ya ba­şar­mı­şım. Eşi­min ve ai­le ya­kın­la­rı­mı­zın des­te­ği de var­dı el­bet­te. Ka­li­fi­ye ele­man des­te­ği de al­dık. Bu­na rağ­men yi­ne de tüm hü­ner an­ne­nin­dir di­ye­bi­li­rim. Tüm ço­ğul be­bek­li, ço­cuk­lu ai­le­le­re her dö­ne­min en iyi şe­kil­de ya­şan­ma­sı­na gay­ret et­me­le­ri hu­su­su­nu özel­lik­le tav­si­ye ede­rim.

Si­zi di­ğer ço­ğul ço­cuk­lu ebe­veyn­ler­den ayı­ran hu­sus­ta Ço­ğul Ço­cuk­lar Der­ne­ği 'nin baş­ka­nı ol­ma­nız. Der­ne­ği­ni­zin ama­cın­dan bah­se­der mi­si­niz?

Der­ne­ği­miz 2014 yı­lın­da, ço­ğul ço­cuk­la­rın ai­le ve sos­yal iliş­ki­le­ri­ni; eği­tim, öğ­re­tim fa­ali­yet­le­ri­ni, okul ile iliş­ki­le­ri­ni, ki­şi­sel ve mes­le­ki ge­li­şim ve ak­ti­vi­te­le­ri­ni da­ha çağ­daş ve sür­dü­rü­le­bi­lir bir ze­mi­ne ta­şı­mak; ço­ğul ço­cuk­lar­la il­gi­le­nen ai­le, eğit­men, öğ­ret­men, da­nış­man gi­bi uz­man­lık alan­la­rı­nı bil­gi­len­dir­mek, ço­ğul ço­cuk­la­rın hak­la­rı­nın ko­run­ma­sı­nı, ya­şam ko­şul­la­rı­nın ge­liş­ti­ril­me­si­ni sağ­la­mak ama­cı ile ku­rul­muş­tur.

He­de­fi­miz uyum­lu, iş­lev­sel bir ai­le bir­lik­te­li­ği sağ­la­na­rak ai­le­le­ri­mi­zin hu­zur ve re­fa­hı­nın ge­liş­ti­ril­me­si­ne, bi­rey­le­rin so­rum­lu­luk­la­rı­nı bi­len de­mok­ra­tik de­ğer­le­re ve in­san hak­la­rı­na say­gı­lı, ah­lak­lı, sağ­lık­lı,ru­hen den­ge­li ge­li­şen,top­lum­da du­yar­lı, üret­ken, çö­züm­sel norm­la­ra sa­hip ev­lat­la­rın ye­tiş­me­si­ne kat­kı­da bu­lun­mak­tır. www.co­gu­la­ka­der.org ad­re­si­ne ço­ğul be­bek sa­hi­bi ai­le­le­ri bek­le­riz.

DÜNYADAN ÇOĞUL DOĞUM ÖRNEKLERİ

En Çok Çoğul Doğuran: Rusya'da 1707-1782 yılları arasında yaşamış olan Fyodor Vassilyev isimli kadın tam 16 kez ikiz doğum yapmıştı. Aynı kadın ikizlere ek olarak 7 kez üçüz, 4 kez de dördüz doğurmuştu. Dünyaya getirdiği 69 bebekten 67'si yaşamıştı.

1899'da ölen Mary Jonas ise 15 kez ikiz doğum yapmıştı ve bebekler her seferinde bir oğlan bir kız olmuştu.

En erken doğan ikizler:
Dünyada bugüne kadar kaydedilmiş, yaşayan en erken doğan ikizler 27 Mart 1999 tarihinde doğan Jimmy ve Missy Fisher'dir. İkizler dünyaya beklenenden 117 gün önce, 23 haftalıkken merhaba demişlerdi.

İlk Tüp İkizler: Dünyanın ilk tüp ikizleri 5 Haziran 1981'de doğan Stephen ve Amanda Mays'dir.

En genç ikiz anne ve babası: Nicola Doherty 20 Nisan 1997'de ikizlerini dünyaya getirdiğinde 14 yaşındaydı. James Sutton ise 17 yaşındaki kız arkadaşı kendinden olan ikizleri doğurduğunda sadece 13 yaşındaydı.

Üçüzler: En prematüre üçüzler

Lewis, Alister ve Charlotte Akerman 9 Aralık 1980'de doğduklarında, beklenen doğumgünlerine 98 gün vardı (Guinness 1998)

En uzun yaşayan üçüzler: 18 Mayıs 1899'da doğan Faith, Hope ve Charity Cardwell en uzun yaşayan üçüzlerdir. Faith 95 yıl 135 gün yaşadıktan sonra Ekim 1994'de ölmüştür. Charity 1995'de, Hope ise 1997'de hayata veda etmişlerdir.

İlk Tüp bebek üçüzler: Dünyanın ilk tüp üçüzleri 8 Haziran 1983'de Avustralya'da dünyaya gelmiştir.

En yaşlı üçüz annesi: Tedavi almadan gebe kalarak üçüz doğuran en yaşlı kadın Washington'da yaşayan Arcelia Garcia'dır. Bn. Arcelia üçüzlerini dünyaya getirdiğinde tam 54 yaşındaydı. En yaşlı tedavi ile üçüz doğuran anne ise 53 yaşında doğum yapan Avustralya'lı Wendy Kenyon'dur.

En genç üçüz annesi: Crystal Cornick üçüzlerini doğurduğunda sadece 17 yaşındaydı. İkinci üçüzlerini ise 19 yaşındayken dünyaya getirdi.

En çok üçüz doğuran: Maddelena Granata (1839-1886) tam 15 kez üçüz doğurmuş. Güney Afrikalı Anna Steynvaait ise 1960 yılında 10 ay ara ile 2 kez üçüz doğum yapmış.

Dördüzler -Eş Dördüzler

Dünyada bilinen 19 eş dördüz vakası mevcuttur. Eş dördüz gruplarının 12 tanesi kız, 7 tanesi ise erkektir.

İlk tüp Dördüzler: Dünyanın ilk tüp dördüzleri 1984 yılında Avustralya'da dünyaya gelmişlerdir.

En çok Dördüz doğuran: Rusya'da 1707-1782 yılları arasında yaşamış olan Fyodor Vassilyev isimli kadın tam 4 kez dördüz doğum yapmıştır.

En genç Dördüz annesi:
B. Jo Broviak 2 kız ve 2 erkekden oluşan dördüzlerini dünyaya getirdiğinde 15 yaşındaydı ve tedavisiz gebe kalmıştı. Erin Belcher ise Nisan 1998'de dördüzlerini doğurduğunda 16 yaşındaydı ve kızlardan ikisi eş idi.