Kararda, 697 sayılı Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Dair Kanun’da hükümeti ancak bir saatlik değişiklik yetkisi verildiği, buna rağmen Bakanlar Kurulu’nun yasaya aykırı şekilde değişikliği kalıcı hale getirdiği belirtildi. Bakanlar Kurulu, 7 Eylül 2016’da aldığı kararla, gün ışığından yararlanabilmek için 26 Mart 2016’dan itibaren geçilen yaz saati uygulamasının kalıcı hale gelmesini kararlaştırmıştı. İstanbul’da yaşayan Burcu Berent adlı öğrenci velisi, uygulamayı durdurmak amacıyla avukatı Bürgehan Emrag aracılığıyla yürütmeyi durdurma ve Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle dava açtı. Danıştay 10. Dairesi 9 Mayıs 2017’de bu talebi reddetti. Avukat Emrag da itiraz etti. İtirazı değerlendiren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu veliyi haklı bularak, yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Kararda, 697 sayılı Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Dair Kanun’un ikinci maddesinde “Griniç’e (Greenwich) göre otuzuncu derecede bulunan boylam dairesi Türkiye Cumhuriyeti saatleri için esas alınır. Ayrıca başlangıç ve bitiş tarihleri belirtilmek ve bir saati aşmamak şartıyla yaz saatini uygulamaya Bakanlar Kurulu yetkilidir” denildiği ifade edildi. Yasaya göre Bakanlar Kurulu’na sınırlı yetki verildiği anlatılarak, “Yasanın yetkinin süreklilik arz edecek şekilde kullanılması konusunda Bakanlar Kurulu’na yetki vermediği tartışmasızdır” denildi. Bakanlar Kurulu kararının yetki kullanımını aştığı, yaz saati uygulamasını kalıcı hale getirdiği, bu haliyle 697 sayılı kanunu değiştirdiği anlatıldı. Bu nedenle oyçokluğuyla yürütmenin durdurulmasına karar verildi. ŞİMDİ NE OLACAK? Avukat Emrağ, “Dava sonuna kadar yürürlülük durmuştur. Artık tebligatlar yapılacak, 30 günlük süre içinde bu karar doğrultusunda bir düzenleme yapılacak” dedi. Danıştay kararı, hükümetin dava konusu uygulamayı durdurmasını gerektiriyor. Buna karşın hükümet, 697 sayılı kanunu iptal eden yeni bir kanun çıkararak yaz saati uygulamasını bir kez daha kalıcı hale getirebilir.