Bakan Müezzinoğlu, Fatih Belediyesi öncülüğünde hayata geçirilen Yenilikçi Projeleri Geliştirme Merkezi (YEPGEM) ile teknoloji tabanlı yenilikçi projelerin sergilendiği programa katıldı. Müezzinoğlu, programın sonunda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Tartışmalara neden olan kıdem tazminatı ile ilgili soru üzerine Bakan Müezzinoğlu, dedikoduyla bir sistemin kurulmayacağını belirterek, “Şu anda bizim 11 milyon çalışanımız var. 11 milyon çalışanımızın yaklaşık yüzde 85’i kıdem tazminatından istifade edemiyor. Burada biz alın terinin hak ve hukukunu korumak ve çalışanımızın hak ve hukukunu çalıştıranın cebinde veya yetkisinde tutmak yerine güçlü bir fonda tutalım. Ve o çalışan ihtiyaç duyduğunda veya hak ettiğinde üç ay çalışmıştır, altı ay çalışmıştır, altı sene çalışmıştır, 16 sene çalışmıştır, orada hakkının ne kadar olduğunu bilecek, görecek ve onu ne zaman istiyorsa değerlendirecek. Çünkü o onun hakkıdır. Dolayısı ile bu anlamda emeğin hakkını koruyan, emeğin hakkını merkeze alan, emeğe zemin hazırlayan, işverenin de bu anlamda 10 yıl sonra karşısına işte 10 milyon kıdem tazminatı ödeme mecburiyeti çıktı. Veya ödeme koşulları çıktı, ödeyemiyor. Kim mağdur oluyor, işçi mağdur oluyor. İşveren de mahcup oluyor. Dolayısı ile işçinin de, işverenin de hak ve hukukunu koruyan kıdem tazminatı fonu. 1975’te çıkan İş Kanunu bize fon kurulmasını öneriyor. Fon kurulamamış, niye? İşçinin yüzde 90’ı mağdur oluyorsa işveren niye rahatsız olsun ki. Bu paralar işverenin cebinde birikiyor, kullanılıyor, değerlendiriliyor. Burada namuslu, dürüst işveren de rahatsız. Bu fonun kendi kasasında 10 yıl biriktirmek, tutmak gibi durumu yok. Ama hiç beklemediği anda birdenbire planları bozuluyor. Buna işçilerimizden talep var, işverenlerimizden talep var, yalnız işçi sendikalarımız olumsuz bakıyor” dedi. İşçi tazminatlarında yaşanabilecek muhtemel düşüşler ile ilgili soruya ise Bakan Müezzinoğlu, “Arkadaşlar tazminatlarda düşüş var, yok diye bir durum yok. Paydaşlarımızla paylaşarak belki daha iyi bir noktaya taşıyacağız. Artışın da önünü niye kesiyorsunuz ki? Artış da olabilir” şeklinde cevap verdi.