Taha Dağlı'nın yazısı...
8 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya’ya gitti, Türkiye ile Rusya arasında yeni bir sayfa açıldı.
15 Ağustos’ta ABD bir rapor daha yayınlayıp, yine İncirlik’teki nükleer füzeleri gündeme getirdi.
Peki tüm bunlar ne anlama geliyor? ABD yıllardır bahsetmediği İncirlik üssündeki nükleer füzeleri niçin şimdi ısıtıp ısıtıp gündeme taşıyor? Zira o raporların satır arasında çok önemli bir detay var.
10 günde iki İncirlik raporu kaleme alındı.
İkisinde de İncirlik üssündeki Amerika’ya ait nükleer füzelerden bahsedildi.
Sayı verildi, modelleri anlatıldı.
Toplam 50 nükleer başlıklı B61 tipi füze varmış, bu askeri bilgi deşifre edildi.

“Türkiye’de çatışma ortamı çıkabilir, bu durumda nükleer bombalar, başka güçlerin eline geçip, tehlike oluşturabilir” denildi.
Tehlikenin boyutları hakkında uzman görüşleri de raporda yer aldı.
Bazı uzmanlar, “bu nükleer füzeler teröristlerin eline geçebilir, bu durumda o bombaları Türkiye’de tutmamalıyız” önerisinde bulundu.
Bazıları ise “kimin eline geçerse geçsin kullanamazlar çünkü füzelerin kodları var ve o kodlar olmadan bir işe yaramaz” dedi.
Amerika, İncirlik’teki nükleer füzelerini tek tek anlattı.
6 Ağustos’ta anlatmıştı, demek ki yeterli olmamış, bir başka düşünce kuruluşu yine aynı bilgiler, aynı yorumlarla, kopya bir rapor daha da yayınladı.
“Türkiye’de iç karışıklık olursa, nükleer füzelere ne olacak” temalı raporlardı bunlar.
Peki biz ne anladık bu raporlardan?

Amerika ne yapmaya çalışıyor?
Rapordan anladığımız, ABD Türkiye’de nükleer bomba bulunduruyor.
Darbe girişimi sonrası yeni bir kaos ortamından bahsediliyor.
Böyle bir çatışma ortamının çıkabileceği vurgulanıyor.
Çatışma ortamı çıkarsa, nükleer füzeler istenmeyen kişilerin eline geçebilirmiş.
Geçse de kullanamazlarmış çünkü hepsi şifreliymiş.
Üstelik Türkiye’de o füzeleri uçuracak uçak da yokmuş.
Ama bir detay paylaşılıyor o raporlarda o da “füzeler Türklerin eline geçerse, kullanamazlar ancak Rusya ve İran’la yakınlaşıp, nükleer silah sahibi olabilirler” deniliyor.
Hatta Rus halkasına İran da ekleniyor, o uzman görüşlerinde.
“Böyle bir durumda Türkiye nükleer silah geliştirme yoluna gidebilir”ifadeleri kullanılıyor.
İşte 10 günde iki kez yayınlanan nükleer raporun satır arasında böyle bir mesaj var.
Yani Türkiye ile Rusya, İncirlik’teki ABD füzelerini ele geçirip, aynısından üretebilirler.
Tam da Türkiye ile Rusya arasında yakınlaşma süreci başlamışken, söyleniyor, bu sözler.

Biz ne anlıyoruz bu mesajdan?
Sanki bir tehdit var.
ABD’nin 2003 Irak işgalini hatırlayacak olursak, sahte nükleer bomba raporları hazırlanmıştı, o raporlarda yazılan “Irak nükleer silah üretiyor”yalanıyla da Irak işgal edilmişti.
Yoksa ABD, İncirlik raporlarıyla üstü kapalı bu tarz mesajlar mı veriyor?

Neden olmasın?
15 Temmuz’a çok güveniliyordu o güvenin en büyük kaynağı da İncirlik’ti.
Hesaplar alt üst oldu ancak belli ki İncirlik üzerinden yeni planlar yapılmaya devam ediliyor.