Geçtiğimiz hafta Göktürk İstanbul Caddesinde daha 17 yaşında gencecik bir evladımız feci bir şekilde birkaç tane sokak köpeğinin saldırısına uğradı. Akabinde bende Göktürk'te yaşanan bu olay sonrası, hem çözüm önerimi hemde olayı farklı boyuta çekmeye çalışanlar üzerine bir yazı kaleme aldım. Yüzlerce kişiden mail ve mesaj aldım.  

Göktürk'teki Sokak Hayvanları için Çözüm Önerisi

Hiç kimse bir canlının hayatına son verilmesini istemez. Her canlının yaşama hakkı vardır. Sokak hayvanları için çözüm barınaklar değil. İstanbul genelinde birçok barınağa bizzat kendim gidip yerinde gördüm. Barınakların hali içler acısı. Barınaklarda yaşayan hayvanların ömrü çokta uzun olmuyor. Barınaklar adeta toplama kampı gibi. Yüzlerce hayvan bir alanda ne kadar yaşayabilir ki?

Göktürk mahallemizin dört bir tarafı orman ile çevirili olduğunu bilen herkes sokağa atacağı hayvanı buraya bırakıyor. Dolayısı ile Göktürk’te her geçen gün sokak köpeklerinin nüfusu artıyor. Bunun bir şekilde önüne geçilmesi şart. Mevcut sokak köpeği nüfusunun sayımı yapılıp, aralarında saldırgan olanların rehabilite edilmesi, geri kalanlarının ise, yaşadığı cadde ve sokaklarda bulunan esnaf ve mahalle sakinlerine sahiplendirilmesi yapılabilir. Bu sayede bütün sokak köpeklerinin bakımını tek bir kişi değil de bakımını üstelenecek yüzlerce kişiler olabilir. Herkes kendi sokağında ki sokak köpeğinden sorumlu olacaktır. Kendi sokağında yabancı bir köpek gördüğünde yetkililere bildirip yerinin tespit edilmesi sağlanabilir.

KENAN YILMAZ / NEW GÖKTÜRK DERGİSİ